John Wick Chapter 2 Film İncelemesi

“İlk filmden iyi, ilk film kadar sıradan(!)”
İlk John Wick çıktığında açıkçası pekte heyecanlanmamıştım, ama filmi izlemek için sinemaya gittiğimde beklentilerimin çok çok üzerinde bir filmle karşılaştım, bilemiyorum, belki de benim beklentilerim çok düşük olduğu için film bana çok güzel gelmiş olabilir, ah şu önyargılar..
İlk bakışta John Wick’i sadece fiyakalı giyinen ve eline silah verilmiş bir suikastçı sanmıştım, ama içerisinde barındırdığı değişik senaryosu, onu destekleyen ışıklandırma ve kamera açıları ile klişenin dışına çıkmayı başarmıştı.
“+ Barış’a
– Sen gibi adam ile Barış ha , buna inanıyormusun?
+ En azından denemiş olurum.”
Klişelerden beslenen film serisinin devamı aslında John Wick, ama yine önceki ilk filmin incelemesinde dediğim gibi tamamen farklı bir yapım.
İlk filmin yarattığı güzel başarı sonrasında ne gelir? Tabiki devam filmleri, ama zaten John Wick’in üç film sürecek bir seri olduğunu ilk film çıkmadan önce de biliyorduk, evreninin ilk filme nazaran büyüdüğünü görebiliyoruz, mesela roma Continental gibi, ki benim düşüncem bu evrenin üçüncü filmde çok daha fazla büyüyecek.
Yaratılan evrenin büyüklüğünü ilk filme pek fark ettirmemişlerdi, lakin Chapter 2’de Continental’in devasa bir örgüt olduğunu anlarken John’un eski dostlarına merhaba diyoruz.
“Bu hayatın mantıklı bir tarafı yok. Sadece diğerlerinin arasına serpilmiş böyle günler var.”
Gelelim hikayeye:
Karısının gönderdiği son hediyesinin ölmesi üzerine intikamını almıştır ve en sevdiği arabasını kaçırıldığı yerden kurtarır. Artık (yeni) eski hayatına dönmek için Continental ile ilişkilerini bitirdi sanıp, evine döner John, silahlarını tekrar aldığı yere gömer ve köpeği ile rahat bir hayat sürmeye çalışır.
Zamanında Continental’den çıkmasında yardımcı olan bir dostu Santino D’antonio kapıda belirir, ve suikastçı hayatına dönmesi için ona bir görev verir, ve mührü onurlandırmasını ister, tabiki de John bunu kabul etmez veeski dostu evden çıktıktan beş dakika sonra John’unda içinde olduğu evini havaya uçurur.(Yok bu sefer köpek ölmüyor.)
John çok öfkeli bir şekilde Continental’e uğrar, Winston’a Santino’yu şikayet eder ve ne yapması gerektiği hakkında bilgi vermesini ister, Winston’ mühür onurlandırdıktan sonra bu konuların konuşulması gerektiğini söyler, ve istemeyerek John, Santino D’antonio’nun görevini alır, ve mührü onurlandırır, lakin her şey daha yeni başlıyordur.
“+ Evet biliyorum bir kurşun kalemle 3 kişiyi öldürdü.
İlk film ile önyargıları yıkıp geçen John Wick, ikinci filmi ilede gönlümüzdeki tahtının yerini korumayı başarmış bir yapım, Continental ’in içinde daha fazla zaman geçirmek ve o örgütü anlamak gerçekten çok keyif verici, lakin üçüncü film ’de iş Continental ’den çıkıp, dünya genelindeki Continentalleri anlamaya çalışacağımız bir yapıt olacak gibi duruyor.
Çıtayı arşa çıkartmak, ve neon ışıklarını arttırmak bu filmin yapmış olduğu en iyi şeyler, böyle devam etmesi dileği ile.
“Gelecek filmde bir hesapta sen aç John! Continental ’in başına geçeceksin”