Bir hayli lüks bir yerde ne kadar süre yalnız kalabilirsiniz ? Bir gün , bir hafta , bir ay … Peki ya kilometrelerce yakınınızda kimsenin olmadığını biliyorsanız ne yaparsınız ?
Bugün yakın dönemde çekilmiş en iyi filmlerden birini , Uzay Yolcuları’ nı inceledim. 2016 yapımı filmin başrollerinde Chris Pratt ve Jennifer Lawrence yer alıyor . Konusu uzayda 120 yıl sürecek bir yolculuk ile Dünya’dan başka bir gezegene gidecek olan uyku halindeki 5000 yolculu bir gemide yaşananlar . 5000 kişiden birinin kapsülü arıza yapıyor ve 90 yıl erken uyanıyor . Bu kişi makina mühendisi Jim Preston . Jim defalarca kapsülünü tamir etmeye çalıştıktan sonra durumu kabulleniyor . Bir süre kendi başına yaşamanın tadını çıkarıyor . Bu arada bu süre bir yıl . Ama sonra Aurora adında bir yolcunun videolarını görüyor ve daha o an ona aşık oluyor . Onu uykusundan uyandırmaya karar veriyor , Vicdanı rahat olmasa da bunu yapıyor . Sonra Aurora’ nın Jim’ in onu uyandırdığını öğrenmesi , aralarına yeni bir yolcunun katılması , gemide oluşan arızalar …
Gerçekten ilginç bir aşk hikayesi ile devam eden film izleyiciler ve eleştirmenlerden iyi notlar aldı . Daha önce gördüğümüz bilim-kurgu filmlerinden farklı olan Uzay Yolcuları insana acaba ben bu durumda kalsaydım ne yapardım dedirtiyor . Yani uzayda karanlığın ve yalnızlığın ortasında geçen bir insanları kurtarma ve aşk hikayesi .
Tabi ki bir bilim-kurgu filminden çok büyük bir gerçeklik beklenmez ama Uzay Yolcuları biraz fazla hayalperest bir senaryoya sahip . Yani kastettiğim şey uzayda bir yolculuk yapılması ve 120 yıllık bir uyku değil bunlar bir bilim-kurgu filmi için normal şeyler ama fazla tesadüf olunca göze batmış . Bunlar senaryoyu yazan Jon Spaihts’ e ufak eleştiriler . Ama yine de kendine has olduğunu belirtmemiz gerekiyor . Eğer vaktiniz varsa olaylara farklı bir pencereden bakan Uzay Yolcuları’ nın izlemeye değer olduğunu düşünüyorum .